Çok gezen mi çok okuyan mı bilir tartışıladursun; biz çok gezmeden, sayfalarca da okumadan Latin Amerika’yı biraz keşfedelim dedik ve soluğu yaz gelmeden yazı getirecek bir etkinlikte aldık. İçimizi ısıtan Latin Amerika lezzetlerinin İstanbul’daki en iyi adreslerinden biri olan La Paz, ilk dönemki iki yemek tadımının ardından bu dönem de kokteyl tadımı için ağırladı bizi.
Mekandan bahsederek başlamak istiyorum. La Paz’ın loş sayılabilecek samimi bir ortamı, sırlanmış seramik tabakları ve Latin müzikleriyle havaya girmemiz hayli kolay oldu. Kokteyl tatmaya gelmiş olsak da öncesinde ikram edilen, önceki tadımlara geldiyseniz tadı damağınızda kalmış olması muhtemel bir lezzet olan Bruschetta’larla Güney Amerika yemeklerinden bu kez de mahrum kalmamış olduk. Latin Amerika diye adlandırğımız coğrafyanın en belirgin özellikleri, bu kadar değişik rengi, kültürü, tadı bir arada barındırması ve özünde yatan benzerliklerle tüm kıtanın tek bir ülkeymiş duygusu yaratabilmesi. Bruschettaların ardından, Meksika’dan Arjantin’in güneyine kadar uzanan bu renkli coğrafyanın tam da bu ikili karakterini yansıtan, rom ağırlıklı olmaları yönünden benzer ama değişik renkler ve tatların kattığı yorumlarla bir o kadar da farklılaşmış kokteyllerini yudumlamaya başladık.
Bu kıtaya özgü kokteyllerden
bahsetmeden önce, kokteyl konseptinin genel olarak Amerika kıtasına özgü
olduğunu belirtmekte fayda var. Avrupa’da şarap ve şampanya ön
plana çıkar ve yemek sonralarında likör, limonçello gibi "digestive"ler
tercih edilirken, Kuzey ve Güney Amerika’da hem yemek öncesinde hem de
sonrasında kokteyl daha yaygın bir tercih.
BuGusto’nun bizim için
seçtiği menüde 5 farklı kokteyl vardı. Her birini shot olarak tattıktan sonra
tadı damağımızda kalan bir tanesini orijinal boyunda içtik.
Daquiri Çilek
Hemingway’in yarattığı
beklentinin büyüklüğünden mi bilmem, kendi adıma beklentiyi karşılayamadığını düşündüm. Hafif bir içecekti ve heyecanı artıran bir kokusu vardı, fakat çilek aroması umduğumdan farklı geldi ve
fazlasıyla baskındı.
Katılımcıların bu
kokteyle verdiği ortalama puan 6.6/10. Yorumlarsa şu şekilde oldu:
“Misket limonu tadını
daha çok almak isterdim. Çilek aromasının tamamen doğal olması çok güzel.”
“Biraz tatlı buldum,
ekstra şeker konuldu mu bilmiyorum ama şeker oranı bir şekilde azaltılmalı.
Onun dışında meyveli içki seven biri olarak beğendim.”
“İçindeki çilek
çekirdekleri şiir gibi bir kıvam yakalamasında çok etkili olmuş. Fakat yavan
tadıyla ve alkolün damağımda bıraktığı acılıkla maalesef puanını 6’ya düşürdü.
Yine de beğendim. Başarılı.”
Costa Del Sol
Kosta Rika kökenli bu
içkide beyaz rom, vermut rosso, şeker ve misket limonu var. “Sahil Güneşi” anlamındaki adından da
anlaşılacağı gibi bu bir sahil kokteyli.
İtalyan turistlerin kendi içkileri olan vermutu beyaz romla karıştırarak
içmeleriyle ortaya çıkmış bu lezzet özellikle Karayip barlarında oldukça
popüler olmuş.
Kokusu Daiquiri’nin buram
buram çilek kokusuna kıyasla keskin sayılmazdı, fakat alkol tadı kesinlikle
daha baskındı. Bu yüzden rom
sevmeyenlerin hoşuna gitmeyeceğini düşünüyorum. Genel puanı aksini işaret etse
de benim için Daquiri’den daha başarılıydı. Ortalama puanı 5.0/10 olan Costa
Del Sol’un yorumları şu şekilde:
“Damak tadıma uymadı.
Alkol tadını bu kadar hissetmeyi sevmiyorum özellikle de şekerli içkilerde.
Tekilaya benzettim biraz.”
“Kullanılan rom misket
limonunun tadını bastıracak kadar şekerli ve üzülerek söylüyorum ki yavan bir
tat. Beğenmedim.”
“Limon aroması yok
denecek kadar azdı. Fazla sade bir
kokteyldi. Farklı tatların ahengini arayanlar için biraz zayıftı.”
Pina Colada
Kokteylin tropik ve
Malibu’yu andıran bir tadı var.
Hindistan cevizi yoğun olarak hissediliyor. Daquiri kadar olmasa da
şekerli ve hafif bir içki olmakla birlikte, tadarken Orta Amerika'nın
plajlarındaymışız hissi yarattığını söyleyebilirim. Bir parça ananasla servis
edilmesiyle de benden artı puan kazandı.
Ortalama puanı 7.0/10 ve genelde de iyi yorumlar aldı:
“Hindistan cevizi ve
ananasın mükemmel uyumu damaklarda şölen yarattı. Çok başarılı!”
“Ekşiliği ve ananaslı
sunumuyla beraber Malibu’dan bir adım önde olan az şekerli başarılı bir içki.
Köpürtülmeden sunulması daha iyi olmasını sağlayabilirdi.”
“Güzeldi. Hafif içimli,
yoğun kıvamlıydı. Ananasın ekşiliği kremayı dengelediği için bu yoğun kıvam
rahatsız edicilikten uzaktı.”
Mojito Mango
Mojitonun ismi ıslak
anlamına gelen “mojado” sözcüğünden gelmekte. Küba’ya ait bu kokteyl rom,
misket limonu, şeker, nane ve mangoyla hazırlanıyor. Tarihçilere göre ilk defa,
19.yüzyılda Küba’da şeker kamışı tarlalarında çalışan ve şeker kamışı özüyle
susuzluklarını gideren Afrikalı köleler tarafından denenmiş.
Mojito seven birisi
olarak, mangoyu da bu kokteyle tadınca oldukça yakıştırdım. Hafif olduğu için, kokteyl
veya alkol olarak değil meşrubat olarak bile içilebileceğini düşündüğüm bir
lezzet.
Bizden ortalama 8.2/10 puan aldı.
“Klasik mojito tadına mango
aroması eklenince büyüleyici bir iksir haline dönüşmüş. Olmuş.”
“Harikulade… Mojitonun mangoyla bu kadar güzel olabileceği aklıma gelmezdi. Mango adeta
mojitoya sınıf atlatmış ve birlikte ruh ikizi olmuşlar.”
“Başarılı. Fakat
yalnızca tek bir yudumda mango tadı alabildim. Limonu biraz fazla kaçmış,
mangosu daha çok olabilirdi.”
Puesto Del Sol
Panama’ya ait bir lezzet.
İçince Cachacha denilen bir alkol var, romdan farklı olarak şeker kamışının
kendisinden elde ediliyormuş. Ayrıca frambuaz, misket limonu ve fesleğen de
malzemeler arasında.
Daha önce yaptığım birkaç
talihsiz deneme sonucunda ekşi içkilere karşı epey ön yargılı olsam da Puesto
del Sol tabularımı yıktı diyebilirim. Bu kokteyli iki kelimeyle tanımlamam
gerekse biri “ekşi” diğeri de “enfes” olurdu sanırım. Fesleğen kokusuna eşlik
eden beklenmedik farklı bir tadı var.
Bu kokteyl bizden
aldığı, 8.2/10 puanla Mojito'yla zirveyi paylaştı.
“Daha önce denediğim
kokteyllere benzemeyen gayet güzel bir tattı.”
“Alışılmışın dışında bir
kokteyldi. Bazı likörleri anımsatan bir tadı vardı.”
“Fesleğenin ve reyhanın
bir içkiye yakışacağı aklıma gelmezdi. Kokusu tadından bir adım ötede
olan, biraz fazla ekşi tadıyla yeni bir deneyim yaşattı.”
Beş kokteyli de tattıktan
sonra hepimiz favorimizi orijinal boyunda sipariş ettik. Kendi adıma Puesto del
Sol’e Mojito Mango’dan 1 puan yüksek verdiysem de risksiz tercihe kaçıp Mojito
Mango söyledim. Aklım biraz da Pina Colada'da kalmadı desem yalan olur.
Bu egzotik etkinlik için BuGusto’ya teşekkür ettikten sonra, aklımda kalan diğer lezzetleri ve menümüzde yer almayan Cuba Libre, Mai Tai gibi kokteylleri de tatmak üzere, kendime en kısa zamanda La Paz’a tekrar uğrayıp yazdan birkaç gün daha çalma sözü veriyorum.
Son olarak başta Puesto Del Sol ve Mojito Mango gibi kokteylleri, Bruschetta ve Empanada gibi Güney Amerika yemekleri ve tüm bunları uygun fiyata getiren kampanyalarıyla La Paz mutlaka uğramanız gereken bir adres diyorum.
Bir başka etkinlikte
görüşene kadar,
Hasta la vista, amigos!





Hiç yorum yok:
Yorum Gönder